Biz İkimiz Birden Yalancıymışız

İki insan düşünün… Birbirlerini deliler gibi seven, birbirleri ile olamama düşüncesinin bile onları deli ettiği iki insan. Sonrasında, herhangi bir nedenle bu iki insanın ayrılmak zorunda kaldığını düşünün bir de… Birbirini o derece seven iki insanı ayıracak olan nasıl bir neden olabilir sorusunu da geçin, sadece düşünün… Peki sizce ayrılıklarının sonrasında bu iki insandan bir tanesi, diğerini neden hiç özlemez; neden yaşanan her şeyi uzak bir rüyaymış gibi görür?
Dünden beri bu sorunun yanıtını merak ediyorum, sizlere de sormak istedim, böyle bir şeye ne sebep olmuş olabilir? O iki insan birbirini gerçekte hiç sevmiyor mudur; yoksa, yaşanan sorunlar mı bu aşamaya getirmiş olabilir? Soruna doymak diye bir kavram var mıdır insan zihni için? Ya da nefret böyle bir kavram mı, bizler nefret’in ne olduğunu bu zamana kadar öğrenemedik mi?
Benim bildiğim nefret, bir insanın düşüncesinin bile kötü gelmesidir diğer insan için, hatta ondan intikam almak ister belki de; ya da hatırlamayı kesinlikle istemez… Yok yok, nefret böyle bir şey olamaz. Peki nedir bunun adı? Sadece bir kaç on gün önce yaşanmış olan bazı şeyler neden çok uzak gelir insana, ya da o yaşananları neden ”Gerçekten olmuş olabilir mi?” diye düşünür insan? Eğer o kadar çok sevdiyse hiç mi özlemle hatırlamaz? Hiç mi bir umut kırıntısı taşımaz içinde?
Ya da, bir kaç on gün içerisinde yaşanan şeyler, yaşanması istenilen şeylerin yeterince yaşanmış hali midir ki bu şekilde hisseder bir insan? Çok mu çabuk tüketiyoruz her şeyi? İlginç bir duygu karmaşası öyle değil mi? Ama inandığım tek şey şu ki: Her şeyin bir nedeni var; ve Allah bu nedenleri, bazı şeylerin farkına varalım diye çıkartıyor karşımıza. Hani hep deriz ya: ”Hayırlısı” diye; işte hayırlısı neyse onu veriyor Allah, yoksa, bir gün biterse o insana karşı ne hissedebileceğini tahmin bile edemeden, o insan olmazsa sen de olamazmışsın gibi yaşayıp gidiyorsun doludizgin ilişkini… Ama hiç de öyle değil; yaşıyor insan; hem de öyle bir yaşıyor ki…
Peki tüm bunlar nerden aklıma geldi? Hemen sizlere bunu da anlatayım: Radyoda, auto yayından gelen bir şarkı: Sibel Can: Biz İkimiz Birden Yalancıymışız… Şarkının sözleri ise aynen şöyle:
Hani biz sevgilim ayrılamazdık
Hani ayrılırsak yaşayamazdık
Hala yaşıyoruz toprak olmadık
Biz ikimiz birden yalancıymışız

Hani yenecektik kader gücünü
Alacaktık sevenlerin öcünü
Şimdi felek yendi ikimizide
Biz ikimiz birden yalancıymışız

Seven kalbimize bir söz vermiştik
Hani biz herkesten fazla sevmiştik
Hala neden benim gözlerim yaşlı
Biz ikimiz birden yalancıymışız

Özellikle ilk iki satır, bana bu düşünceleri hatırlatmış olup, şarkıda biraz duygulu bir noktanın da olduğunu belirtmeliyim: Hala neden benim gözlerim yaşlı… Hiç olmazsa onun gözleri yaşlı; öyle hatırlıyor, belli ki duygulanıyor, ya bir de hiç bir şey hissetmeyenler? Sizlerin de fikrini almak isterim bu konuda, bana gerçekten ilginç geliyor çünkü, sizlerin ne düşündüğünü merak ediyorum…

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*